Tarihi Bilmek

Türk-İslam tarihi geçmiş tarihlerde önemli bir yer işgal eder. Tarihteki her devri yepyeni bir medeniyet, her asrı başka bir kahramanlık ve fazilet örnegiyle doludur.

Peygamberimiz Hz. Muhammet (sav]) efendimiz alemlere rahmet olarak gönderilmesi tarihin seyrini değiştirmiş; zulmün yerini adalet, vahşetin yerini medeniyet,cehaletin yerine ilim irfan getirmiştir. Ahlak ve fazileti ise insanlara baştacı yapmış yolunu şaşırmış insanlıga hikmet pınarları akıtmıştır.

Selçuklular ve Osmanlılar bu pınarlardan asırlarca insanlıga hizmet etmiş, insanca yaşamın hikmetini ögretmede hocalık yapmıştır. Tarihimizin hangi sayfasını çevirecek olursak adalet ışıklarını, fazilet nurlarını görürüz.

Tarihi bilmek geçmişten ders ve ibret alıp gelecege şuurlu bir şekilde hazırlanmaya yardımcı olur. Çünkü, tarihini bilmeyen bir nesil yıkılıp dagılmaya, parçalanıp bölünmeye ve başkalarına yem olmaya mahkumdur.

Bir örnekle açıklamak gerekirse, Sultan Alp Arslan bizans imparatoruna ‘’hiç tarih okurmusunuz’’ diye sorar. İmparator diyojen ‘’hayır okumam’’ diye cevap vermesi üzerine, Sultan derki ‘’tarih okumayan ve tarihini bilmeyen bir milletin akıbeti işte böyle olur’’ demesi bizlerin maksadına ne güzel ışık tutar……..

Bizim tarihimiz ruhlara şevk ve heyecan, kalplere iman, vicdanlara parlaklık, gönüllere vatan ve millet aşkı verir.

Degişmeyen tek şey ilim ve fazilettir. Zaten bir milletin millet olarak yaşayabilmesi için bu iki şeye sarılması lazımdır. İlimden ziyade gösterişe, faziletten ziyade rezilige kapı açan milletler yıkılmaya ve silinmeye mahkumdur. Osmanlı imparatorlugunun yükselme dönemine bakıldıgında dikkat edilecek unsur ilim, ahlak ve fazilete duyulan hayranlıktır.

Yavuz Sultan Selim dokuz seneye yakın saltanat müddeti boyunca en büyük emeli dagınık bir halde bulunan Müslümanları Türk hakimiyeti altında toplamak ve büyük bir İslam İmparatorluğu kurmaktı fakat ne yazıkki ömrü vefa etmedi.

Yavuz Sultan Sellim İslam ülkelerinin fethinden sonra bir gün veziri azam piri paşayı çagırır, piri lalam Allah’ın emriyle mısırı feteyledik, ‘’hadimül harameyn’’ ünvanı ile muazzar olduk, her gittimiz tarafta fetihler nasip oldu ve emrime muhalefet edecek kimse kalmadı bu vaziyette devletin zevali ihtimali varmıdır, diye sorar. Piri paşa derki, yüce cedlerimizin koydukları kanun ve kayideler icra olundukça bu devletin gelecegi mümkündür der ve ekler ‘’evlatlarımızın hilafiyeti zamanında akılsız veziri azam tayin eder, rüşvet kapıları açılarak mansıplar eline verilir, devlet işlerine kadınların hükmü yürürse o zaman bu devletin karışıklıgı düzensizligi mukarrer olur’’ der yavuz sultan selimde ellerini açar ve ‘’ rabbim bize yardım et’’

Evet biz ülkücü gençlik olarak; ancak Allah’a el açar,yardımı o yüce makamdan;”rabbim bize yardım et” niyazıyla dileriz.

Allah türkü korusun ve yüceltsin (amin)


___________________________________
Serap ERGÜL / Karabük Ülkü Ocakları Bayanlar Masası Başkanı

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

HALUK’UN AMENTÜSÜ

AYBALA

ÖZBEKİSTAN